Bugun...



Yaşayan Tarih Sohbetlerinde Metin Karan'dan Kocaeli Basının son 50 yılı

Kocaeli Dokümantasyon Merkezi’nin Yaşayan Tarih Sohbetleri programında Özgur Kocaeli Gazetesi Editörü yaptığı konuşmada, Kocaeli Basının son 50 Yılını anlattı.

facebook-paylas
Güncelleme: 20-01-2025 14:42:21 Tarih: 15-01-2025 17:30

Yaşayan Tarih Sohbetlerinde Metin Karan'dan Kocaeli Basının son 50 yılı

Kocaeli Dokümantasyon Merkezi’nin Yaşayan Tarih Sohbetleri etkinliği İzmit Yürüyüş Yolu Kocaeli Sivil Toplum Merkezinde gerçekleştirildi. 16 Ocak Basın Onur Günü nedeniyle düzenlenen etkinliğe gazetemiz editörü, Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti eski Başkanı Metin Karan konuk oldu. Moderatörlüğünü Kocaeli Dokümantasyon Merkezi Çalışma Grubu Başkanı Müzeyyen Ünal’ın gerçekleştirdiği programda Karan kendisi ve meslek hayatından bahsetti. Karan’ın konuşmacı olduğu programa aile üyelerinden oğlu Barkın Karan, KYÖD ve ADD Kocaeli Şubesi eski Başkanı Mustafa Küpçü, İzmit Kent Konseyi eski Başkanı Hüseyin Erol, Karan’ın çalışma arkadaşları Murat Yoldaş ve Süleyman Durak ve davetliler katıldı. Kocaeli Dokümantasyon Merkezi Çalışma Grubu Başkanı Müzeyyen Ünal sohbette 16 Ocak günü kapsamında bir gazeteciyi ağırlamaktan dolayı memnuniyet duyduğunu ifade ederek “Metin Karan benim gazetecilik dışında da tanıdığım çok değerli bir insan. Metin Karan İzmit’e değer katan bir aileden geliyor. 16 Ocak ertesinde İzmitli bir gazeteci olarak sizin karşınızda yer alıyor.” dedi. Metin Karan konuşmasında şunları ifade etti: “Babamın her ne kadar köfteci dükkanı olsa da spora olan merakım beni biraz Gazeteciliğe itti. İlk Gazetecilik mesleğine başladığım ve haberimin çıktığı yıl olan 1974 yılından bugüne kadar geçen bir fiil 16 Mayıs 2025’te 50 yılı tamamlayacağım. Sporda bölümünde başladığım meslek daha sonra yazı işleriyle devam etti. Bu meslekte bugüne kadar başım dik alnım açık yürümek benim için en büyük tasarruf. Çok güzel bir aileye sahibim ve bunun için çok mutluyum. Babamın dükkanı olan Köfteci Behçet ve gazete arasında geçen hayatım oldu. Lise yıllarında gazeteye dışarıdan haber götürüyordum. Belirli bir süre bu meslek hayatım oldu. Köfteci dükkanı dedem İbrahim Bey’den başlıyor ve babam Behçet Bey ile devam ediyor. Yokluk döneminde dedem balıktan köfte yaptığını söylerdi. Kuyumcular çarşısında olan aşağıya doğru inen 2-3 basamaklı o Köfteci Behçet dükkanı bu kentte çoğu kişi tarafından bilinir. Dükkan şimdi sadece ismiyle devam ediyor. Spor gazeteciliğine başladığımda o zaman önce amatör maçları takip edebiliyorduk. Kocaelispor’u takip edebilmek için üzerinden belirli bir süre geçip tecrübe kazanmanız gerekiyordu. Kocaelispor’un maçlarına giderken herkes birinci geçitte sıraya geçen otobüslere kendi parasını verip otobüse binerdi. Geçmişte taraftarlık kendi cebinden harcamakla olurdu. Taraftarlık zaman geçtikçe başka bir noktaya evrildi. 

Ben köken olarak sadece Kocaeli Gazetesi’nde çalıştım diyebilirim. O dönem kentin gazeteye ihtiyacı vardı ve insanlar sahip çıktı. 18 bin günlük baskı olduğunu ve 11-12 bin net satış olduğu dönemi hatırlıyorum. Hürriyet ve Sabah gazeteleri bile bu rakamlara ulaşamıyordu. Kocaeli Gazetesi’nden ayrılan ekip 1991 yılında Özgür Kocaeli Gazetesini kurdu. Bu iki gazete kadar devam eden başka bir gazete olmadı.1999 depremi Özgür Kocaeli Gazetesi’nin atılım yılı oldu. Depremden sonra sadece 1 gün 18 Ağustos 1999 günü sadece gazete çıkmadı. 19 Ağustos itibariyle o dönemin imkanlarıyla bir hafta boyunca 4 sayfa siyah beyaz gazete çıkardık ve çadırlarda yaşayan insanlara ücretsiz dağıtım yaptık. Bu yaptığımız gazeteyi sahiplenmeyi kent adına daha da artırdı. Kent halkının bize sahip çıkması o deprem felaketi oldu… İş tamamen dijital ve teknolojiye dönüyor. Yazılı (basılı gazetenin 2-3 yıl sonra biteceği düşünülüyor. 2026 yılından itibaren vasfının yitirilebileceği öngörülüyor. Gazete satın alma olayı tamamen ortadan kalktı. Gazete satın alıp okuyan kesim 50 yaş ve üzeri vatandaşlar oluyor. Biz insanları okumaya sevk edelim dedik ama gençler maalesef okumaktan uzak durumdalar.” 16 Ocak Basın Onur Gününün nasıl ortaya çıktığını anlatan Karan, “Benim Kocaeli Gazeteciler Cemiyet Başkanı olmam ile süreç başladı. Bedri Dölkeleş, Yalçın Arslan, Güngör Arslan, Murat Yoldaş ve Mustafa Bağdiken yönetimdeydi. 1986 yılında SEKA’nın 50. Yılında dergi çıkarılıyor. Bedri, Yalçın araştırmalar yaparken 16 Ocak’ta Atatürk ile gazetecilerin toplantısına denk geliyorlar. Biz 1988 yılında elimizdeki belgelerle Türkiye Gazeteciler Cemiyet Başkanına gittik. 1989’da bu ulusal bazda duyuldu. Atatürk 16 Ocak’ta 2 gün önce annesi hayatını kaybetmesine rağmen Eskişehir’den İzmit’e gelmekten vazgeçmiyor. Atatürk’ün ilk ve tek basın toplantısını özelliği taşıyan bu toplantıda yeni devletin yönetiliş biçimi ilk kez burada ifade ediliyor. Metin Karan’ın çocuğu Barkın Karan bir Gazeteci çocuğu olmayı şöyle tarif etti “Bir sonraki günün gazetesi geçmiş dönemde evimizde oluyordu. İlkokul ve ortaokulu da kar tatili olup olmadığını sınıfta ilk öğrenen kişi oluyordum. Bireysel olarak ayrı bir avantajımızda eski havuzlu gazete binasına 30 saniyede evden gidebiliyordum Daktilo sesini duymak ve hissedebilmek benim de tatmış olduğum bir duygu oldu. Babam işini düzenli ve düzgün yaptığı için eve geldiğinde ailesine zaman ayırabilecek durumda oluyordu. En yoğun çalıştığı dönem seçim dönemi ve en geç eve döndüğü akşamlar seçim akşamları oluyordu.”







Etiketler :

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER MEDYA Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI